Beşiktaş-Malmö maçının ardından yıldız oyuncuyu öve öve bitiremedi: Geri dönen lider… | ‘Keşke şu fantezilerinden vazgeçse’

UEFA Avrupa Ligi’nde gayret eden temsilcimiz Beşiktaş alanında İsveç ekibi Malmö ile karşı karşıya geldi. Çabanın birinci yarısı golsüz sona erdi.

76. dakikada Muçi’nin golüyle 1-0 öne geçen siyah-beyazlılar, 85. dakikada Semih Kılıçsoy’un golüyle farkı ikiye çıkardı. Konuk takımın 90+3. dakikada Rieks ile bulduğu gol skoru tayin etti: 2-1.

Beşiktaş, Avrupa Ligi’ndeki dördüncü maçında ikinci galibiyetini alırken, Fanatik’in usta muharrirler çabayı tahlil etti.

ALİ ECE | FABRİKA AYARLARINA DÖNÜŞ

Beşiktaş büyük hayal kırıklığı yaşadığı ve yaşattığı Kasımpaşa maçına nazaran daha düzgün başladı. Önde organize pres ve yerden seri pas üzerine kurulu direkt atak etme üzere Giovanni hocanın dönem başında ekibe olumlu biçimde enjekte ettiği oyun prensiplerine yani fabrika ayarlarına geri dönüldü. Olağan asıl geri dönen başkan stoper Gabriel Paulista’ydı ve onun şefliğinde savunmayı önde kurarak yüksek tempolu oyun. Bu oyun taraftarı da uygunca ateşledi. Birinci yarıda Beşiktaş, Malmö kalesine yüklendikçe yüklendi lakin final pasları kaliteli olmayınca yıkamadı. Bu kere Immobile yokken Giovanni hocanın gerçek kararıyla Immobile yokken santrfor oynatılan Semih’in 38’de sergilediği hırs ve fizik gücü harmanı dripling gösterisi sonrası final kararını gerçek verememesi birinci yarının kısa bir özetiydi. Olağan 27’de ve devre sonunda Malmö de gole yaklaştı maalesef lakin Beşiktaş final kararlarından en az birini bile yanlışsız verebilseydi iş ikinci yarıya kalmazdı. Birinci yarıda sahanın en klas oyuncusu olan Rafa 54-60 ortası iki sefer solo driplinglerle zorladı. 64’te kaleci Mert’i geçen top boş kaleye giderken Masuaku’nun müdahalesi Kasımpaşa maçında yaptığı defansif yanılgıların tam zıddı nitelikte bir hayat öpücüğü üzereydi.

En gerçek atılımlar

O dakikalarda Beşiktaş Rafa’nın tam forvetleşmesiyle pratikte 4-4-2 diziliyor üzere oynadığı için de o durumu verdi. Giovanni hoca ise bu maçta tam vaktinde en yanlışsız oyuncu değişikliklerini yaptı. Rashica perdeyi açan golde akla yatkın bir tek pasla Svensson’a asistin asistini yaparken, Musrati de orta alanda Beşiktaş’ı toparlayan isim oldu. Muçi kritik bir gole imza atarken başta ben hepimize keşke şu karşıt atağı soluyla şut fantezilerinden vazgeçip daima sağıyla tek vuruşu kovalasa diye iç geçirtti. Semih birinci golünü atarken deneyimli dev stoper Pontus’a kurduğu fizikî ve konum üstünlüğü onun özel kumaşını gösteren cinstendir, son vuruş ve pas kararları ise başlı başına bir yazı konusu.

SERKAN AKCAN | DURDURULAMAYAN

Beşiktaş’ın sağ beki Svensson Malmö karşısında olağanüstü bir performans gösterince işler Van Bronckhost için beklenenden kolay oldu. Aslında Beşiktaş, Muçi ile golü bulana kadar maç o kadar git gelli oynanıyordu ki yaşanan heyecanın karşılığı tabelanın 0-0’da kalması şaşırtıcıydı. Svensson, Beşiktaş’a geldiği günden beri en yeterli maçlarından birini oynadı Malmö karşısında. Norveçli sağ bek geri koşularda çok tesirli olduğu kadar, dönüp bindirmelerini yaptığında da büyük katkı sağladı. Van Bronckhost’un Malmö karşısındaki takım tercihi bu dönem Beşiktaş ismine birtakım birincileri barındırıyordu. Hollandalı hoca, Semih Kılıçsoy’u birinci defa santrforda kullanırken Mario solda, Muçi sağda, Rafa rakibi karşılarken en önde, top Beşiktaş’a geçtiğinde forvet gerisinde büyük bir gayretin içindeydi. Semih, yere sağlam basan ikili gayretten kaçmayan ve fizik olarak kendinden üstün stoperlere karşı yılmayan tutumuyla dün gecenin en dirençli adamıydı.

Semih’ten dev adım

İkinci yarıda Rashica ve Al Musrati girdikten sonra ön tarafta topla daha çok buluşan Semih, attığı golden evvel öylesine büyük bir gayret verdi ki yıkılmadan topu taşıması, ayakta kalması ve sonundaki vuruşu tabelayı rahatlattı. O gol Semih’e büyük bir özgüven yükledi, daha yürekli oynadı. Semih daha çok genç ve gelişecek. Gelişmesi için bu tip goller onu destekleyecek en değerli ayrıntı olacak elbette. Fakat başını biraz kaldırıp oynamayı öğrendiğinde, konumların finallerini yanlışsız yaptığında önündeki tüm maniler kalkacak.

CEM DİZDAR | GALİBİYETİN ŞİFRESİ TEMPO

İlk devresinde ligdeki birinci devrelerden başka bir Beşiktaş yoktu alanda. Rakip kaleye çarçabuk geçme konusunda sorun olduğu için ‘bitiricilik’ tartışması da anlamsızdı. Gol üretebilecek istatistiklerde Malmö’den gerideydiler. ‘Kaleci kurtarışı’nda ise 3-0 önde! Devrenin birinci ve tek büyük bahtı da 27. dakikada Malmö’den geldi. Onu da Mert Günok kurtardı. Nihayet 58. dakikada birinci önemli atakla ortaya çıktı Beşiktaş. Rafa Silva’nın taşıdığı kontratakta evvel kendisi akabinde Joao Mario golü bulamadı lakin hamlenin dönüşünde bu kere golü önleyen de Jonas Svensson oldu! Maçın şifresi ‘tempo’ydu. Oyuncu değişiklikleri sonrası yükselen tempoda birebir Svensson, ki bu andan sonra grubunun en görüneniydi, 76’da golü Ernest Muçi’ye attıran isim oldu. Derken Semih sırtı dönük aldığı topu açıyı aradıktan sonra daha uygun durumdaki Milot Rashica’ya servis etmek yerine şutu denedi. Rakibe de çarpan top maçı bitiren golü getirdi.

Bu sefer ıslık yoktu…

Beşiktaş’ın tamamlanması gereken birçok eksiği var. Bu açık. Lakin bunlar tamamlanamaz şeyler değil. Kâfi ki, “Kazanma baskısı!”na sokmadan tahsil ve gelişim öne konsun… Son bir not… Maçın başlarındaki Arthur Masuaku’nun ortasının yüzüne çarptığı rakip oyuncu yerde yatarken Malmö’nün atak teşebbüsü ıslıklandı tribünden. O denli ya, aslolan sportmen sağlığıydı!.. Lakin Beşiktaş topu kapıp hamleye kalktı Mert Günok’tan Semih Kılıçsoy’a uzun oynanan topla. Bu defa ıslık yoktu. “Madem onlar devam etti sen de durma” denilerek hamle teşebbüsü gayretlendirildi. Ne var ki bu sefer de, Rafa Silva/Semih teşebbüsü sonuçsuz kaldı.

İtibar getirisi…

O hamlede top Beşiktaşlılar tarafından dışarı atılsa ne olacaktı? “Sporcu sıhhati en önemlisidir” prensibi gerçek manada beden bulacaktı. Topu dışarı atan oyuncu hem kendisi hem Beşiktaş kültürü için maç kazanmaktan daha değerli bir hareketi gerçekleştirmiş olacaktı… Hele ki bu Semih olabilseydi, Avrupa’ya transferi için atacağı gollerden daha büyük ‘itibar getirisi’ydi lakin hiçbiri olmadı.

ORHAN YILDIRIM | NE DE OLSA AVRUPALI

Ligde yaşadığı puan kayıpları ile kahra giren Beşiktaş, Avrupa’da net galibiyet aldı. İsveç şampiyonu önünde birinci yarı tesirli olamayan Kartal, ikinci devre kendine geldi. Tribünlerin ateşlediği Gio’nun grubu, Lyon’dan sonra dün gece de kazanıp, Avrupa macerasında yola devam için kritik sonuç aldı. Malmö, düzgün uğraş etse de takımımız önünde alandan puansız ayrılıp; geldiği üzere ülkesine eli boş döndü.

Kördüğüm

İki kadro da denetimli oynadı. Kartal maça süratli girdi. Topu karşı alana kadar düzgün götürdü. O kadar. Daha ileri gidemedi. Final hareketlerinde vasat kaldı. Immobile’nin yokluğunda sırtı kaleye dönük kalan Semih, daima top kaybetti. Silva ve Gedson’un kişisel yetenekleri yeniden dikkat çekti. Masuaku ile Svensson günündeydi. Mario ve Muçi’nin vazife yaptığı kanatlar skora katkı veremedi. Malmö, kontratak denemeleri yaptı. Konumlar da buldu. İsveç temsilcisi de Beşiktaş’a ayak uydurdu! İkinci yarı ile birlikte karşılıklı alınan riskler, heyecan ve poziyonlar yarattı. Top iki kale ortasında gidip geldi.

Muçi sola geçince

Gio atakta geç kaldı. Sağ kanatta etkisiz olan Muçi, 72’de sol tarafa çekildi. Arnavut oyuncu Svensson’un asistinde ağları gördü: 1-0. Kartal, 76’da öne geçince kendine inancı daha da artı. Önde olmanın avantajı ile rahat oynamaya başladı. Alan savunmasını öne çıkardı. Orta sahayı kalabalık tutup, rakibin gol yollarını tıkamasını bildi. Son kısımda Malmö, düzgünce oyundan düştü. Bunu fırsata çeviren temsilcimiz Semih’in uzaktan attığı harikulade golle galibiyeti garantiye aldı: 2-0. Uzatmanın son kısmında Rieks’in VAR ihtarlı golü sonucu belirledi: 2-1.