Fenerbahçe-Beşiktaş derbisi için çarpıcı yorum ‘Futbol mu? Ara ki bulasın!’ | ‘En büyük sorun Mourinho’

Trendyol Üstün Lig’in 34. haftasında derbide konuk ettiği Beşiktaş’a 1-0 yenilen Fenerbahçe, şampiyonluk umutlarını tüketti. Bu sonuçla Fenerbahçe, ligin bitimine 4 hafta kala başkan Galatasaray’ın 8 puan gerisine düştü ve şampiyonluk yarışında adeta havlu attı.

DERBİ GALİBİYETİ YOK

Fenerbahçe, bu dönem derbi galibiyeti elde edemedi. Süper Lig’de dönemin birinci yarısında meskeninde Galatasaray’a 3-1 yenilen sarı-lacivertliler, rövanşta rakibiyle golsüz berabere kalmıştı. Ligde deplasmanda Beşiktaş’a 1-0 yenilen Fenerbahçe, konutunda de rakibine birebir skorla mağlup oldu. Fenerbahçe, Türkiye Kupası’nda da alanında Galatasaray ile oynadığı derbiyi 2-1 yitirdi.

DERBİ KARNESİ DİKKAT ÇEKİYOR

Teknik yöneticisi Ole Gunnar Solskjaer idaresinde üç derbiye çıkan Beşiktaş, bu maçların hepsinden galibiyetle ayrıldı. Solskjaer ile Fenerbahçe’yi 1-0 mağlup eden Beşiktaş, daha evvel de Trabzonspor ve Galatasaray’ı 2-1’lik skorlarla mağlup etmişti. Öte yandan Beşiktaş, bu dönem oynadığı 7 derbinin 5’inden galibiyetle ayrıldı. Tek mağlubiyetini Galatasaray deplasmanında alan siyah-beyazlılar, beraberliğini ise Trabzonspor’a karşı deplasmanda yaşadı.

Süper Lig’in 34. haftasında Beşiktaş’ın, Fenerbahçe’yi 1-0’la geçtiği derbiyi spor muharrirleri değerlendirdi

‘Penaltı hakikat’ Deniz Çoban / FANATİK

“Alışılagelmiş derbi atmosferlerinin uzağında oynanan maç, hakem takımı açısından talih oldu. Hakemin kimi faullerdeki standart dışı kararları ve kimi kart kusurları olsa da bunlar sonuca etki edecek kusurlar değildi. Beşiktaş lehine çalınan penaltıda kuşku yoktu. Talisca açık eliyle topu çok net oynadı. Hakemin penaltı kararı doğruydu. 38. dakikada En-Nesyri Mert ile karşı karşıya kaldığı durumda yerde kalınca penaltı bekledi. Hakem devam dedi. Kritik bir durumdu. Mert topla oynamasına karşın kaymaya devam edince EnNesyri ile bir kontak oluştu. Lakin Mert’in açık bir ikinci atağı yoktu. Ben de hakemin devam kararının gerçek olduğunu düşünüyorum.”

‘Yüzdük yüzdük boğulduk’ Faik Çetiner / FANATİK

“Maçın birinci yarısında top daha çok Fenerbahçe’de idi. Sonuç? Birinci 45 dakikada tek korner atıyorsun, tek duruma (Talisca’nın baş vuruşu) giriyorsun. Baskı yok, tempo yok, rakibi derde sokmak yok. Pekala neden? Zira kadronun ne ülkü 11 aşikâr, ne de oyun planı. Her şey alandakilerin şahsî maharetlerine kalmış (Talisca frikik atacak, şut atacak gol gelecek). Bu kadronun bekleri, stoperleri, kanat oyuncuları kim? Oğuz Aydın bir sağda bir solda. Devre sonlarına gerçek kornerde boşa çıkan İrfan Can Eğribayat penaltıya sebebiyet veriyordu. Gedson’un penaltısını kurtarıp kendini affettiriyordu ancak, birebir Gedson devre biterken Mert Müldür’ün asistini(!) gole çevirince Kadıköy’de şok başlıyordu. Daima dediğimiz üzere Mourinho’nun bir oyun planı yok. Kadrosu devreyi yenik bitirince başlıyordu ezberlenen atılımlara. Evvel Tadic’i oyuna alıyor, son 30 dakikada Çağlar’ın yerine Djiku’yu (Ne alaka) Osayi’nin yerine de Dzeko’yu alana sürüyordu.”

“Sahada gezinen En Nesyr’yi son 20 dakikada değiştirip son ümit İrfan Can’ı maça yolluyordu. Bitime 5 dakika kala yaptığı Fred ile Cenk Tosun değişikliği tam bir güldürü idi. Haftalardır Mourinho, Fenerbahçe ile baş buluyor diyorduk, lider ve arkadaşları tiyatroyu seyrediyordu. Son divan toplantısında Lider Ali Koç ”Yüzdük yüzdük kuyruğuna geldik” demişti. Bana nazaran doğrusu” Yüzdük, yüzdük boğulduk” olmalı. Bu ortada Beşiktaş’ı ve kahraman kaleci Mert Günok’u kutlamadan geçmeyelim. Hepsine helal olsun”

‘Yazık çok yazık’ Haşim Şahin / FANATİK

“Sahi, biz ne vakit bir maç bittikten sonra “Oh be, nihayet futbola doyduk” diyerek stadyumu terk edeceğiz sanki? Ya da hafta sonunu eşine, çocuklarına ayırmak varken stada giden ve maç boyunca kurdeşen olan bir taraftar ne vakit “Lanet olsun, bir daha maça falan gitmem” diyerek pişmanlığın elinde soluksuz kalmayacak. Günlerdir Fenerbahçe-Beşiktaş maçında bu hasreti bitireceğini düşleyen Fenerbahçeli taraftarlar dün akşam da yüzleri gülmeden ayrıldılar stadyumdan. Koca derbinin birinci yarısında tek şutu vardı Fenerbahçe’nin. Yalnızca birinci yarıda on küsur faul yaptı Beşiktaş. Beşiktaş’ın golü mü? Mert Müldür’ün başla Gedson’un önüne “Al da at” dercesine bıraktığı toptan geldi elbette. Futbol mu? Orta ki bulasın.”

“Yani işin aslı şu; Türkiye’de gerçek dürüst futbol oynanmıyor, tipik kör dövüşü üzere bizdeki futbol ne yazık ki. Pekala, Fenerbahçe neden bu kadar yalpalıyor, tekliyor, dökülüyor? Bu kaçıncı dönemdir sezon başında şişirilen balon dönem sonunda patlıyor? Büyük bir özveriyle oluşturulan bu kadar maliyetli takım elbette her dönem şampiyon olmayabilir. Lakin oynadığı futbolla, Avrupa’daki başarısıyla taraftarını memnun edebilmeli, etmelidir de aslında. Samsunspor’un oyndığı futbolu da mı oynamayı beceremiyor yani Fenerbahçe’nin takımındaki futbolcular, bu türlü bir sav inandırıcı olabilir mi sizce? O vakit sorun nerede? Elbette Jose Mourinho’dan kaynaklanıyor Fenerbahçe’nin sorunu. Oyuncu tercihlerinden benimsediği sisteme, rakip tahlilinden oyuna müdahalesine kadar her şeyi yanlış yahut eksik ve  tek doğrusu bile yok Portekizli teknik yöneticinin. Yazık, çok yazık harcanan paralara, yaşatılan ıstıraplara ve Mourinho’ya bağlanan umutlara.”

‘Büyük sorun’ Cem Dizdar / FANATİK

“Fenerbahçe için güç geçecek bir maç olacağı bir gün öncesinden muhakkaktı. Galatasaray kazanmıştı, puan farkı açılmış, üstelik ‘Moral değerler’ açısından zati güç olan bir rakiple oynamak zorunda kalınmıştı! Beri yandan Jose Mourinho mesleğinden öte Fenerbahçe açısından da epey güç bir maç. Birinci devre oyun değilse de ‘Sayısal olarak’ üstün görünen Beşiktaş devre sonuna önde girdi. Üstelik bir de kazanılan penaltıyı Gedson Fernandes’in kaçırmış olmasıyla. Lakin birebir isim Mert Müldür’ün zaafiyetinden kaynaklanan konumda Beşiktaş’ın golünü buldu. Haliyle tribün açısından düzgünce belirsizleşen durum ‘Gelecek kaygısı’nı artırdı ve devre bitmeden tribünden ‘Yönetim istifa’ çığlığı patladı yayına! Bu bağlamda lisan bilmeseler bile yaşamsal gerçekler alandaki ‘Yabancı oyuncular’a neler olup bittiğini öğretiyordur şüphesiz! İkinci devre yüklendikçe yüklenmeye çalıştı Fenerbahçe.”

“Ancak Beşiktaş sakindi ve beklemedeydi. Gol atamıyordu lakin rakibini ‘Yanlış’a sevk ediyordu. Üstelik alanını da pek uygun savunuyordu. Fenerbahçe açısından ise büyük sorun maç uzunluğu 39 orta yapmış olmalarıydı. Fakat bu husus ülkede hala el üstünde tutulur! ‘39 orta’ ve gol yok! Ne anlatıyor sanki bu durum? Beşiktaş ‘Zor maç’ konusunu o denli ya da bu türlü hallediyor lakin şampiyonluk yarışı içindekilerden Fenerbahçe bu hususa yanlışsız yaklaşıyor mu, işte onlar açısından büyük sorun bu? Galatasaray artık şampiyon diyebiliriz ancak onca kıyametin akabinde Fenerbahçe resmi lisanı ne diyecek, bekleyip göreceğiz!”

‘Beşiktaş hak etti’ Mehmet Ali Sabuncu / FANATİK

“Ligin sonuna yaklaştığımız vakitte Kadıköy Beşiktaş’ı ağırladı. Maçı hakem Yasin Kol başlattı… Gelelim 90 dakikanın kıymetli anlarına; Dakika 4’te Talisca ve En-Nesyri’nin peş peşe gol teşebbüsleri Mert Günok’a takıldı. Dakika 13’te Masuaku’nun şutu Kadıköy’ü korkuttu. 26’da Talisca kafayı vurdu, Mert Günok uçarak golü çıkardı. 34’te Talisca ceza alanında topu elle kesti. Penaltıyı Gedson kaçırdı. 44’te Mert Müldür’ün yanılgısını Gedson affetmedi: 0-1. Devre tek golle bitti. Dakika 47’de Tadic’in şutunu Mert Günok çıkardı. 69’da Rafa Silva uzaktan ikiyi denedi. 87’de Edin Dzeko’nun baş şutu berbattı. Derbi bu sonuçla bitti.”

“Beşiktaş maçın birinci kısmında rakibini bekledi, sonra oynamaya başladı. Çaba olarak derbi vakit zaman tempoluydu. Artık bundan sonra fazla yapılacak bir şey yok. Beşiktaş artık tüm maçlarını kazanırsa 3. olur, zira Samsunspor bu haftayı BAY geçecek.”

‘Karakter koyan kazandı’ Serkan Akcan / FANATİK

“Fenerbahçe’nin ligde kendi alanında kaybettiği bu ikinci büyük derbi. Mourinho’nun dönem değerlendirmesini yaparken objektif olması ve ligde derbileri kazanmadan nasıl şampiyon olunamayacağını açık açık anlatması gerekiyor. Fenerbahçe teknik yöneticisi olarak şampiyon olmak istiyorsan derbileri kazanmak zorundasın. Zira şampiyonluk yolundaki en büyük rakiplerin senin ezelden beri yarıştığın gruplar.”

“Bu dönem Mourinho, Okan Buruk ile biri kupa ikisi lig üç kere karşılaştı. İki defa Kadıköy’de yenildi, Ali Sami Yen’deki maçı da berabere bitirdi. Beşiktaş’a iki derbiyi birden kaybetti. Bu türlü olunca Mourinho nasıl şampiyon olacaktı ki? Beşiktaş, Kadıköy’de alana büyük karakter koydu doğrusu. Solskjaer, Kadıköy’e Galatasaray’a karşı kazandıran 4-6-0 planıyla çıkarak Mourinho’ya birinci golü atmıştı aslında. Rafa Silva’yı en önde özgür kullanan Norveçli hocanın baskı merkezini orta alana ağırlaştırması ve kazandığı topları Chamberlain ile Gedson ve Rashica üzerinden Rafa’ya aktarması Fenerbahçe’yi sıkıntı duruma düşürdü.”

“Beşiktaş, makûs götürdüğü dönemde iki kere Fenerbahçe’yi, bir kere de Galatasaray’ı yenmeyi başardı. Fenerbahçe için şampiyonluk ihtimali biraz daha azalırken ortada 8 puanlık farkı kalan 4 haftada kapatmak için epey ter dökmesi gerekecek”